Eticarette Promosyonların ve İndirimlerin Önemi

Ekonomide bir kural vardır ekonomik durgunluk yaşandığı dönemlerde toplumların yüzde 80 i gıda harcamalarından yüzde 70 i ise gıda dışı tüketim harcamalarından kesintiye giderler.Ülkemizde ekonomik durgunluk olduğunu söylemek doğru olmasa bile dünya piyasaları açısından bir belirsizlik ve tedirginlik vardır . Belirsizlik ve tedirginlik insanların harcamalarında kesintiye gitmesi için yeterli bir nedendir. Bu durumu eticaret açısından iyi gözlemleyip online satış ve pazarlama politikalarımızı ona göre belirlemeliyiz.

Son yıllarda dünyadaki ve ülkemizdeki başarılı eticaret sitelerini inceleyecek olursak bu yaklaşımın bu dönemde aslında ne kadar doğru olduğunu anlayabiliriz. Ülkemizde son yıllarda çok başarılı olan eticaret sitelerine bakacak olursak ; markafoni, trendyol vb indirim fırsatları sunan siteler ve bunların yanı sıra müşterilerine çok iyi promosyonlar sunan satış siteleri olduğunu görebiliriz.

Online satış sitelerinin bu gibi dönemlerde yapması gereken müşterilerine avantajlı , uygun veya indirimli alışveriş yaptığını hissettirmek olamalıdır.

Konuya promosyonlar açısından baktığımızda (a ürünüyle b ürünü yüzde 50 indirimli , 300 TL alışveriş yapana 50 TL indirim vb.) uygulanabilecek birçok promosyon var aslında özetle yapılması gereken tüketicilere çok avantajlı bir alışveriş yaptığını hissettirmektir. Peki bu durum nasıl olacakta eticaret sitelerine karlarını düşürmeden ve ekstra masraflar çıkarmadan  sağlanacak , gerçekten uygulaması zor görünüyor ancak ürünleriniz ve uygulanabilecek promosyonlar üzerine biraz düşünerek uygulamaya koyabiliriz.

Halihazırdaki promosyonlardan hareketle promosyonlarınızı hazırlasanız bile yeterli olabilir. Size düşecek görev daha çok ürünler ve karlılıkları üzerine biraz kafa yormak olacaktır.

Eticaret sitelerinin indirim ve promosyon uygulamaları için  mevcut  şartlarda öncelikli yapması gereken tüketicilere avantajlı alışveriş yaptığını hisstetirirken bir yandan da satış cirolarını artırmak olmalıdır.

E-ticaret Nedir?

E-ticaret özetle ürünlerinizin ya da vermiş olduğunuz hizmetin web ortamı üzerinden tüketicilere sunulmasıdır.

İster ürün olsun isterseniz de hizmet olsun e-ticaret ile milyonlarca kullanıcıya ulaşmanız mümkündür. E-ticaret danışmanları, yapılan işlemi örneklemek için en fazla dükkancılık modelini kullanmaktadırlar.

Şöyle ki;

Bir dükkan açmanın maliyetleri ve ortalama aylık getirisi, buna ek olarak da potansiyel müşteri baz aldığımızda, e-ticaret daha düşük maliyetle, daha fazla aylık gelir ve daha fazla kişiye sunulabilmektedir.

Örneğin küçük bir dükkan açmanın ortalaması sektörden sektöre değişmekle birlikte ortalama 25,000 TL gibi bir rakamdan başlamaktadır. Ancak bir e-ticaret yazılımı bu rakamın %10’u gibi bir tutara hazırlanabilmektedir.

Buna bağlı olarak açtığınız dükkan bulunduğunuz bölgeye, iyi bir tanıtımla bulunduğunuz şehre hizmet verirken, bir e-ticaret sitesi tüm Türkiye hatta dünyaya açılmanıza olanak sağlamaktadır.

E-ticaret Siteleri İçin Online Destek Modülü: Zopim

Merhaba,
E-ticaret sitenize online destek modülü kurmak istiyorsanız bu ücretsiz modül tam size göre.  Sitenizin sağ alt (sol da olabilir tercih sizin) köşesinde beliren bir “Canlı destek online” ibaresi satışlarınızın artmasına yardımcı olurken, müşterilerinizin basit soru ve sorunlarına çözüm bulmanızı da kolaylaştıracaktır.

 

Biraz bahsetmek gerekirse;

• Temel mantık olarak sitenizde gezinen kişilerle canlı olarak yazışmanızı sağlayan bu yazılım aynı zamanda anlık istatistikler de verebiliyor.
• Sayfanızda gezinen kaç kişi var, hangi sayfaları geziyorlar, nereden sitenize gelmişler gibi pek çok bilgiye eş zamanlı olarak ulaşmanızı sağlıyor.
• Zopim ücretli/yarı ücretsiz bir hizmet sunmakta. Birden fazla destek üyesi için ücretli modülü kullanmanız gerekirken sadece 1 kişi modülü kullanacaksa ücretsiz modülü kullanabilirsiniz.
• Aynı zamanda ücretsiz sürümün 1. ayından sonra aynı anda en fazla 3 kişi ile görüşebiliyorsunuz.
• Sistem Türkçe yapılabiliyor ve özelleştirilebiliyor.
• Ücretli sürüm ile senaryolar üretip otomatik mesajlar atılmasını sağlayabiliyorsunuz. Örneğin, sitenizde 10 dk. gezen birine otomatik olarak “Merhaba ben XX, aradığınız ürünü bulamadıysanız size yardımcı olabilirim” türü bir mesaj gönderebilirsiniz.
• Çok sık sorulan sorular varsa bunlara kısa kod yöntemi ile otomatik cevap yazılmasını sağlayabiliyorsunuz.

Kullanım Önerileri

1. Zopim’in en sevdiğim tarafı diğer yazılımlar gibi tarafınıza bir talepte bulunulması şart değil. Sitenizde uzun süredir gezinen bir kullanıcıyla, sıcak bir merhaba diyerek iletişime geçebiliyorsunuz.

Dolayısı ile sıcak satışa katkısı inanılmaz fazla olabiliyor. Bunu mağazada gezerken yanınıza yaklaşıp “Yardımcı olabilir miyim?” diyen satış temsilcisi gibi düşünebilirsiniz.

2. İstatistik sayfasını sitenizde gezinen kullanıcıların hangi ürünü incelerken hangi diğer ürünle ilgilendiği bilgisine ulaşmanız gibi bir özelliği var. Bu sayede “Tavsiyede Bulunulan Ürünler” sekmesini daha gerçekçi kullanmanız mümkün hale gelmekte.

3. Son olarak gerçek amacı olan müşterileri yönlendirme ve soru-cevap amaçlı kullanarak hem telefon trafiğinizi azaltabilir, hem de müşterilerinize gerçek kişilerle iletişim kurma keyfi sunabilirsiniz.

Bol kazançlar dilerim.

E-ticarete Giriş – Bölüm 3: E-ticaret Yöntemleri ve Seçim

Merhaba;
E-ticaret yapmanın birden fazla yolu mevcuttur. Kendinize özgü bir tasarım yaptırabilir, hazır bir e-ticaret sistemi alabilir ya da farklı bir site bünyesinde mağazanızı açabilirsiniz.
Özgün yazılım Google tarafından da sevilmekte olup diğer seçeneklere göre daha maliyetli bir seçenek olacaktır. Ayrıca tecrübesiz bir firma ile çalışmak gibi hatalarda bulunulduğunda -ki yaşanmıştır- ilerleyen süreçte teknik problemlerde sıkça çıkmaktadır. Bu yüzden kurulum yaptıracağınız firmalara aşağıdaki soruları mutlaka sorun.

1. Daha önce e-ticaret yazılımı gerçekleştirdiniz mi? Referanslarınız kimler?
2. SSL gibi güvenlik sertifikaları kurulumunu biliyor musunuz?
3. Barındırma hizmeti kim tarafından verilecek?
4. 7/24 teknik destek veren bir ekibiniz var mı?
5. SEO hakkında bilginiz var mı? Yapacağınız tasarım SEO ile uyumlu mu? Ne kadar?
6. Tasarım tamamen özgün mü olacak? Yoksa benzer siteler üzerinden mi tasarım yapılacak?
7. Tasarım + yazılım ücreti bu işi yapan diğer firmalara olan oranı nedir?

Bu sorulara tatmin edici cevaplar alabiliyorsanız verdiğiniz para ve emeğe değecektir diyebiliriz. Yalnız unutmamanız gereken ve sürekli tekrar ettiğim husus “hazır sistemlere oranla kişiye özel yazılımlar her daim daha pahalı olduğudur.

Hazır bir yazılım satın aldığınızda daha doğrusu kiraladığınızda -ki genellikle yıllık ücret ödersiniz, böylece güncelleme ve teknik destek almaya da hakkınız olur- rakip firmalarla aynı altyapıya sahip olduğunuz için daha çok çaba sarfetmeniz gerekecektir. Seo açısından aynı altyapıya sahip siteler ile rekabet etme şansınız düşüktür ancak backlink, sosyal ağ pazarlamaları ve güncel içerik gibi ekstra çalışmalar ile öne geçme şansınızı arttırabilirsiniz. Ayrıca güzel bir reklam planlaması da bu konuda sizi 1-2 adım da olsa öne çıkaracaktır.

Hazır sistemlerin sürekli güncellenmeleri ve teknik bir sorun ile karşılaştığınızda çok hızlı çözüme gidilebilmeleri ayrıca avantaj sağlamaktadır. Teknik departman karşılaştığınız sorunla -muhtemel de olsa- daha evvel karşılaşmış olacağından hem hızlı bir biçimde çözüm bulabilir hem de hatanın tekrarlanmaması için yardımcı olabilecektir.

Bir başka avantaj ise sürekli ilerleyen bilişim sektörüne daha hızlı ayak uydurabilmeleridir. Ayrıca bu iş için bir personel alacaksanız sistemi kullanmayı bilen bir çalışan bulması daha kolay olacaktır.

Peki doğru sistemi nasıl anlarsınız?
Aşağıdaki sorulara net cevaplar almanız çalışacağınız firmanın bu işte ehil olduğunu belirlemede yardımcı olacaktır.
1. Referanslarınız kimler?
2. SSL gibi güvenlik sertifikaları tarafınızca mı karşılanmakta?
3. 7/24 teknik destek ekibiniz var mı?
4. Ne sıklıkta güncelleme yapılmakta?
5. Paket içerikleri sektör için yeterli mi? Değilse hangi paketi önerirsiniz?
6. Verdiğiniz yazılım ne oranda değiştirliebilir?
7. SEO altyapısına uygun bir yazılım mı?
8. Hangi bankalarla çalışıyorsunuz? Bana ne gibi yardımınız dokunabilir?
Bu tür sorulara aldığınız cevaplar olumlu ise seçtiğiniz firma başarılıdır diyebiliriz.
Bu tür sitelere örnek olarak Hemenal, İdeasoft, Kobimaster, Platinmarket gibi firmalar verilebilir.

Farklı bir sitede dükkan açma seçeneğinde ise genellikle daha düşük bütçeli olmasına karşın, rekabet daha yoğundur. Ayrıca rakip firmaların yaptığı hatalar çoğu kullanıcı tarafından size de mal edilebilmektedir.

Satışlarınızdan komisyon vermeniz dezavantaj gibi görünmesine karşın, kendi sitenizde de banka kartlarına aynı komisyonları ödeyeceğinizi hatırlatmak isterim.

Bu tarz sitelere örnek olarak gittigidiyor, sahibinden ve sanalpazar sitelerini örnek verebilirim. Ayrıca e-ticaret hakkında çok yeniyseniz ve bu iş için ekip kuracak bütçeniz yok ise bu seçenek, sizin için daha doğru bir seçim olacaktır.

Son olarak piyasada Opencart ya da osCommerce gibi ücretsiz e-ticaret yazılımları bulunduğunu belirtmeliyim ancak bunları kullanmanız durumunda tüm sorumluluk tarafınızda olup, teknik bir ekibinizin olması kaçınılmazdır çünkü barındırma hizmeti, güvenlik sertifikası gibi özellikler hazır gelmediğinden tarafınızca karşılanmakta ve herhangi bir hata ile karşılaştığınızda kendi bünyenizde çözüm bulmanız gerekecektir.

Türkiye’de Tablet Sahiplerinin Yüzde 77′si iPad Kullanıyor

Sizlerle zaman zaman bazı paylaştığımız akademik araştırmalardan birinin sonucunu bugün öğrendik ve paylaşmak istedik. Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Yüksek Lisans öğrencisi Kamil Mehmet Özkan‘ın araştırması ülkemizdeki tablet kullanım alışkanlıkları hakkında fikir veriyor.

Turkcell’in desteklediği Yedinci His Müşteri Öngörü Merkezi‘nde tablet cihaz araştırmacısı olan ve daha önce “Tablet Cihazların Tarihine Yolculuk” başlıklı bir yazısını yayınladığımız Özkan’ın araştırmasına göre tabletlerin en yoğun kullanıldığı alanlar internet erişimi ve e-posta. Belge düzenleme işi son sıralarda geliyor.

Tablet sahiplerinin genel olarak erkek ve bekar olduğunu ortaya koyan araştırmaya göre 2012 sonunda ülkemizde 350 bin tablet, bunların 200 bini iPad olacak.

Araştırmanın tamamını aşağıda bulabilirsiniz. Biz göze batan sonuçları listeledik ve karşımıza kaydadeğer veriler çıktı;

• Kullanıcıların yüzde 67’si tabletinden kitap okuyor. Her gün kitap okuyanların oranı yüzde 17.
• Dergi ve süreli yayın okuyanların oranı 78. Yüzde 49′luk bir kesim sadece ücretsiz olanları tercih ediyor.
• Düzenli olarak ücretli dergi alanların oranı yüzde 12. Arasıra alanların oranı yüzde 23 ve ücretli dergi almayanların oranı yüzde 65.
• Katılımcıların yüzde 25′ünün aylık geliri 5 bin TL’nin üzerinde. Yüzde 29′unun aylık geliri 2 bin TL’nin altında.
• Yüzde 61′i lisans, yüzde 30′u yüksek lisans/doktora, yüzde 7′si lise, yüzde 1′i ilkokul mezunu.
• Katılımcıların yüzde 77′si iPad kullanıyor. Yüzde 10′u Samsung Galaxy Tab serisi, yüzde 1′i e-okuyucu kullanıyor.
• Tablet kullanıcılarının en çok satın aldığı içerikler, mobil uygulama ve oyunlar.
• Cihazların en çok kullanıldığı mekanlar oturma ve yatak odaları.
• Katılımcıların yüzde 40′ı tabletleriyle günde 2 saatten fazla geçiriyor. Yüzde 31′i 1-2 saat arası tablet kullanıyor.
• Cihazların en çok kullanılan zaman dilimleri; sabah saatlerinde işe başlamadan önce, hafta sonları ve tatiller.
• Kullanıcılar nitelikli içeriğe ücretsiz olarak ulaşmak için reklam görüntülemeye sıcak bakıyor ve  kullanıcıların uygulama veya internet tarayıcısında karşılaştıkları reklam ve tanıtımlarla etkileşim oranı kişisel bilgisayar ve akıllı telefonlardan daha yüksek.
• Katılımcıların yüzde 87’si tabletleriyle beraber aynı zamanda akıllı telefon da kullanıyor.

Kaynak: http://www.webrazzi.com/2012/08/02/turkiye-tablet-arastirma/